Eski ABD Başkanı Donald Trump, yaptığı bir basın açıklamasında 100 günde gerçekleştirdiği köklü değişimleri ve bunların ülke üzerindeki etkilerini anlattı. Trump, bu süreçte elde ettikleri başarıların, gelecekteki yönelimlerini belirleyeceğini ve ABD’yi daha güçlü bir konuma taşıyacağını vurguladı. "100 günde 100 yılın en köklü değişimini gerçekleştirdik" şeklindeki ifadeleri, ülkedeki siyasi tartışmaların yeniden alevlenmesine sebep oldu.
Trump, göreve dönüşü ile birlikte 100 günde birçok alanda önemli adımlar attığını belirtti. Ekonomi, sağlık, dış politika ve iç güvenlik gibi kritik konularda gerçekleştirdikleri reformlar ile “Amerikan rüyası”nı yeniden canlandırmayı hedeflediklerini ifade etti. Ekonomi alanında yapılan vergi indirimleri ve iş yaratma teşvikleri, işsizlik oranlarını azalttığı gibi, ülkede ekonomik büyümeyi de hızlandırdı. Dış politikada ise, çeşitli ülkelerle olan ticaret anlaşmalarını revize ederek, Amerikan ürünlerinin global pazardaki yerini güçlendirdi.
Trump, sosyal politikalarla ilgili de önemli adımlar attıklarını belirtti. Eğitimde reform projeleri, sağlık sistemindeki iyileştirmeler ve iş gücü piyasasında yapılan düzenlemeler gibi konular, toplumun her kesimini etkileyecek nitelikte. Trump, bu dönemde özellikle düşük gelirli ailelere yönelik destek programlarının artırıldığını ve eğitimdeki fırsat eşitliğinin sağlanması adına ciddi atılımlar gerçekleştirdiklerini ifade etti. Sosyal adalet konusundaki çabaları ise eleştirilere maruz kalmasına neden oldu; ancak Trump, bu değişimlerin uzun vadede kazanç sağlayacağını savunuyor.
Öte yandan, Trump'ın bu 100 günlük döneminde ayrıca, ülke içinde kutuplaşmayı daha da artıran söylemler ve politikalara imza attığına dair eleştiriler de gündeme geldi. Sosyal medya platformlarındaki kısıtlamalar, özellikle seçim dönemleriyle ilgili tartışmalara yol açarken, Trump'ın destekçileri arasında coşkulu bir karşılık bulmuş durumda. Sonuç olarak, bu 100 gün, hem Trump hem de ABD siyaseti açısından hayati önem taşıyan birçok gelişmeye sahne oldu.
