Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Ermenistan'a yönelik çarpıcı bir çıkış yaptı. Aliyev, Ermenistan hükümetine anayasa çalışmaları konusunda zaman kaybetmemesi gerektiğini ve bu sürecin hızla başlatılması gerektiğini vurguladı. Bu açıklamalar, iki ülke arasındaki gerilimin azaldığı bir dönemde gelmesi açısından dikkat çekici bir anlam taşımaktadır. Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki ilişkilerin normalleşmesi için hukuki ve siyasi temellerin güçlendirilmesinin önemine değinen Aliyev, bu adımın bölgedeki kalıcı barışı sağlamak açısından kritik olduğunu belirtti.
Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki ilişkiler, özellikle 1980’lerin sonundan itibaren, Dağlık Karabağ bölgesi üzerindeki egemenlik mücadeleleri nedeniyle oldukça karışık bir hal almıştır. 1990’lı yıllarda yaşanan çatışmalar sonucunda iki ülke arasında uzun yıllar süren bir düşmanlık ve karşılıklı güvensizlik ortamı oluşmuştur. Ancak son yıllarda yaşanan bazı gelişmeler, iki ülkenin birbirleriyle olan ilişkilerinde yeni bir dönemi başlatma potansiyeli taşımaktadır.
2020’de gerçekleşen 44 günlük Dağlık Karabağ Savaşı, Azerbaycan’ın toprak kayıplarını geri almasıyla sonuçlanmış ve bu gelişme bölgedeki güç dengelerini değiştirmiştir. Savaş sonrasında, her iki ülke de uluslararası aktörlerin arabuluculuğunda barış süreçlerine yönelmiş, zaman zaman gerginlikler yaşansa da, müzakereler devam etmiştir. Bu bağlamda, Aliyev’in anayasa çağrısının, Ermenistan’ın siyasi istikrarını sağlaması ve uluslararası arenada tanınabilirliğini artırması açısından önemli bir hamle olduğu değerlendirilmektedir.
Aliyev’in yaptığı bu çağrının birkaç önemli sebebi bulunmaktadır. Öncelikle, anayasa çalışmaları, bir ülkenin siyasi ve hukuki yapısını güçlendirecek temel adımlar arasında yer almaktadır. Ermenistan için, iç siyasi istikrarın sağlanması ve ekonomik kalkınmanın önünün açılması adına güçlü bir anayasa metni, kritik bir ihtiyaç halini almıştır. Özellikle geçen yıllarda yaşanan siyasi çalkantılar ve toplumsal huzursuzluk, ülkenin anayasal düzeninin gözden geçirilmesini zorunlu kılmıştır.
Öte yandan, Aliyev’in bu çağrısı, Azerbaycan-Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesi açısından bir fırsat sunmaktadır. Anayasa değişiklikleri, yalnızca iç meseleler açısından değil, aynı zamanda komşu devletlerle olan ilişkilerde de olumlu bir imaj yaratacaktır. Ermenistan’ın hukukun üstünlüğüne dayanan bir anayasa ile kendini yeniden yapılandırması, bu sürecin önemli bir parçası olarak dikkat çekmektedir.
Aliyev ayrıca, bu tür adımların bölgesel iş birliğini pekiştireceğini, ekonomik ve sosyal alanlarda gelişim sağlayacağını ifade etmiştir. Ermenistan’ın meydan okuyan bir şekilde anayasasını güncellemesi, Azerbaycan ile olan ilişkilerde yeni bir sayfa açılmasına kapı aralayabilir. Ayrıca, Aliyev’in bu açıklamaları, bölgedeki diğer ülkelerle olan ilişkiler açısından da olumlu bir yankı doğurabilir.
Kısacası, Cumhurbaşkanı Aliyev’in Ermenistan’a yönelik anayasa çağrısı, iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmesi için kritik bir adım olarak ön plana çıkıyor. Bu tür girişimlerin sürekliliği, sadece Azerbaycan ve Ermenistan arasında değil, aynı zamanda Kafkasya bölgesindeki diğer ülkelerle olan ilişkilerin sağlıklı bir zeminde ilerlemesine katkıda bulunabilir. İlerleyen günlerde, Ermenistan hükümetinin bu çağrıyı ne derece dikkate alacağı ve ne tür adımlar atacağı merakla beklenmektedir.